SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde gerçekleşen sempozyumun ikinci oturumunda, Necati Mert'in hayatı ve eserleri interaktif bir ortamda ele alındı. Yoğun katılımla gerçekleşen programda dinleyiciler de aktif olarak sürece dahil oldu.
Sempozyuma SAÜ Türk Dili Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin Yılmaz, Dr. Ramazan Kandemir Enser, Prof. Dr. Bünyamin Demirci, Doç. Dr. Mesut Koçak, Doç. Dr. Erdem Dönmez, Araştırma Görevlisi Melike Kılıç ve diğer akademisyenlerin yanı sıra Faik Baysal'ın oğlu Emre Baysal ile şair ve yazar Ercan Yılmaz da katıldı.
Doç. Dr. Erdem Dönmez, Necati Mert'in ilkeli duruşunu ve Adapazarı sevgisini vurgulayarak, "'Adapazarı'nın Sakarya halini yaşıyorum' diyerek yerelden evrensele uzanan bir düşünce yapısına sahipti" ifadelerini kullandı.
Araştırma Görevlisi Melike Kılıç, Mert'in taşra edebiyatına katkılarını anlatarak, "Edebiyatın İstanbul tekelinde olmadığını, taşranın da edebiyat üretebileceğini savunuyordu. Öykülerinde taşralılık önemli bir köşe taşıydı" dedi.
Prof. Dr. Bünyamin Demirci, 2015 yılında tanıştığı Necati Mert için "Aynı çağda yaşadığımıza kendimi şanslı hissettiğim bir kişilik. Yakın tarih okumasını en iyi Necati Mert üzerinden yapabiliriz" şeklinde konuştu.
Doç. Dr. Mesut Koçak, Mert'in eserlerindeki sosyolojik perspektiflere dikkat çekerek, "Necati Mert'i okudukça aslında gördüm ki kendisi bir öykücüden daha fazlası. Eserleriyle sosyolojik perspektifler ve derinlikler sunan bir yazar" değerlendirmesinde bulundu.
Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Alpay Şirin, "Gerek Faik Baysal gerekse Necati Mert gibi ustaları bu şehirde tanımış olmak bizim için çok büyük bir şanstır. Onların eserleri geleceğin usta kalemleri için daima yaşayan ilham verici bir mirastır" ifadelerini kullandı.
Programın sonunda Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Alpay Şirin, katılımcı akademisyenlere sertifikalarını takdim etti.
